Sofralık üzümde tehlike çanları! 10 gün ortayla ikinci felaket

Üzüm üretiminin yüzde 85’nin yapıldığı Manisa’da bağları 10 gün ortayla ikinci sefer dolu felaketi yaşadı. Yaşanan ikinci dolu felaketinin akabinde bağlarının yüzde 50-60 oranında ziyan gören üzüm üreticisi, “Dünyadaki en güzel sofralık üzüm darbe aldı” diyerek devletten dönüm başına takviye beklediklerini lisana getirdi.

Son bir yıl içerisinde mazot, gübre, elektrik ve ilaç üzere girdi maliyetlerindeki artış sebebiyle sıkıntı günler geçiren üzüm üreticisi, artık dolu ve şiddetli yağışların verdiği ziyanla karşı karşıya kaldı.

Üzüm üretiminin yüzde 85’nin yapıldığı Manisa’da üreticiyi 10 gün ortayla ikinci sefer dolu vurdu. Bilhassa sofralık üzümün ağır olarak üretildiği Sarıgöl ve Alaşehir ilçelerindeki kimi bölgelerdeki hasar yüzde 50’lileri bulurken, kimi sağlarda ise hasar yüzde 80 oranlarına kadar çıktığı tabir edildi.

CHP Manisa Milletvekili Bekir Başevirgen, ikinci kez dolu ve sağanak yağışların vurduğu Sarıgöl ilçesindeki bağları ziyaret ederek üreticilerin yaşadığı ezaları ve taleplerini dinledi.

“ARTIK ÜZÜMÜN YURTDIŞINA GÖNDERİLME TALİHİ YOK”

CHP’li Başevirgen’in ziyaretinde yaşanan düşünceyi lisana getiren üzüm üreticisi, yaşadıkları ikinci dolu ve sağanak yağış felaketini akabinde sofralık üzümün büyük darbe aldığını söz etti.

Üzüm üreticisi yaşana felaketin akabinde sofralık üzümün bu yıl yurtdışına gönderilme bahtının olmadığını tabir ederek şu sözlere yer verdi:

“Maliyetlerin yüksekliğiyle aslında baş edemiyoruz. Yüzde 50 oranında bağım ziyan gördü. Primlerin yüksekliğinden sigortada yaptıramadım. Esasen 2019 yılından beri doğal afet yaşayıp duruyoruz.

Bankalara borcum var ve artık bu borçları yeniden bankadan kredi çekerek ödemeye çalışacağım. Zira üzümden bir beklentimiz kalmadı. Her sene ziyan ediyoruz. İkinci kere yaşadığımız bu olaydan sonra artık sofralık üzümü yurtdışına gönderme bahtımız yok.”

“ÜRETİCİNİN YÜZDE 95’İ BANKAYA BORÇLU”

İkinci kez yaşadıkları dolu ve sağanak yağışlardan ötürü üreticinin bu yıl yararının sıfıra indiğini söyleyen öbür bir üzüm üreticisi ise şöyle konuştu:

“Artık bu yıl talihimiz bitti. Üzümden beklentimizde bitti. Bölgenin yüzde 99’u bağcılıkla geçiniyor. Yüzde 95 oranında üzüm üreticisi ise bankalara borçlu. Şunda ise bir çok bağcı yaptığı işi bırakmayı düşünüyor. Zira kazanamıyor.

Şuanda ziyan nazaran ziyan gören üzümlerin yurtdışına gönderilmesinin sıkıntı olduğu üzere iç piyasada da tüketilmesi güç hale geldi. Ziyan görmeyen üzümlerin bir kısmı da artık şaraplık olacak. Bizim bu yıl kazanmamız çok sıkıntı. Bu yıl sofralık üzüm büyük tehlikede.”

“ÇİFTÇİNİN BORÇLARINI FAİZSİZ ERTELEYİN, DÖNÜME 1500 LİRA HİBE VERİN”

CHP’li Başevirgen ile birlikte bağları gezen Sarıgöl Ziraat  Odası Lideri Ali İhsan Ülgen, ilçede üretilen sofralık üzümün büyük kısmının Polonya, Rusya ve Romanya pazarına gittiğini, fakat yaşanan doğal afetler sebebiyle bu yıl bu türlü bir talihin olmadığını lisana getirdi.

Doğal afetlerden ziyan gören üzüm üreticisine ivedilikle dönüm başına takviye verilmesi gerektiğini söyleyen Ziraat Odası Lideri Ülgen şu açıklamada bulundu:

“Bu bağcının hali ne olacak? 17 bin çiftçinin lideriyim. Devletten borçları faizsiz olarak ertelemesini istiyoruz.

Cumhurbaşkanı her yerde Nas diyor fakat çiftçiye daima faiz işletiliyor. Ziyan gören çiftçilere dönüm başına 1500 lira hibe verilsin. Çiftçiyi destekleyin.  Devlet tarımla uğraşandan parayı kıskanmasın. Devletin destekleme dediği bir depo akaryakıt parası. Bunu yükseltin. Devleti yanımızda görmek istiyoruz.

Tarım BAĞKUR’lu bir çiftçi bir aylık maaşıyla 2 depo mazot alamıyor. Bir bankadan kredi alıp öteki bankaya olan borcu yatırıyoruz. Özel bankalar bizi sömürüyor. Cumhurbaşkanı faizi düşürdük diyor lakin çiftçiye faiz yüksek.

Bağların sigortası yok. Primler yüksek diye kimse sigorta yaptıramıyor. Sigorta yok diye borçlu adam bağını mı satsın? Nasıl ödeyecek bu beşerler borcunu? Devlet bugün lazım. Büyük devlet artık kendini göstersin.”